
Alternatif tedavi denildiğinde ilk akla gelen, bitkilerle yapılan tedavilerdir. Bunun akabinde bitkilerle yapılan tedavinin ilkel bir tedavi olduğu şeklindeki bir inanç da doğmaktadır. Oysa alternatif tedavilerin kontrollü bir şekilde, konusunda uzman kişilerce yapılıyor olmasıyla çok büyük başarılar elde edilmektedir ve WHO (Dünya Sağlık Örgütü) bu tür tedavilere onay vermektedir. Avrupa farmakoplarında da bitkisel ekstraktlara çok geniş yer verilmektedir.
Alternatif tedavi uygulamalarında tüm tedavi yöntemleri, hastanın durumu göz önüne alınarak en ince ayrıntısına kadar incelenmelidir. Böylece bitkilerle ve doğru seçilmiş tedavi yöntemleriyle, bozulmuş metabolik dengeleri düzeltmek mümkündür. Bu yöntem metabolizmanın kendi kendisini tedavi etmesine dayanır. Alternatif yöntemler, bağışıklık sistemini güçlendirerek bedeni oluşturan organlar arasındaki bozulan dengenin geri kazanılmasını sağlar. Kanserli hastalıklar dâhil birçok hastalıkta kullanılmaktadır.
Alternatif tedavilerin temelini oluşturan bitkisel tedaviler modern tıp yöntemleriyle birlikte kullanıldıklarında modern tıp yöntemlerinin yan etkilerinden de daha az etkilenmemizi sağlar. Özellikle kanserli hastalıklarda çok büyük başarılar sağlandığı gibi kemoterapi gibi yan etkileri güçlü olan ilaçlara karşı da vücut direncini arttırırlar.
Günümüzde kimya sanayinin sunduğu çeşitli ürünler, tarımda, sebze ve meyve üretiminde yoğun biçimde kullanılan kimyasal gübreler, genetiği oynanmış gıdalar, çeşitli haşarat öldürücü ilaçlar, hormon takviyeleri hastalıklara yakalanma riskimizi arttırmakta; tarımda ve hayvancılıkta yapılan genetik müdahaleler, besinlerimizi doğal hâlinden uzaklaştırmaktadır. Söz konusu kimyasalların önemli bir bölümü, alerjilere, bağışıklık sistemimizin bozulmasına, çeşitli organlarda depolanarak deri döküntülerine, virütik hastalıkların yayılmasına sebep olmaktadır.
Tüm bu sonuçların ortaya çıkması insanlarda, doğal gıda desteği niteliğindeki ürünlere olan ilgiyi arttırmıştır. Bugün pek çok ilacın, bitkilerden elde edilen kimyasal maddeler temel alınarak ya da başka kimyasallarla karıştırılarak endüstriyel bir biçimde hazırlandığı da herkesçe bilinmektedir.