
Ozonla yapılan farklı araştırmalar ve deneyler sonucunda, ozonun güçlü bir oksitleyici olması sebebiyle suda ve havada koku giderici, mikrop kırıcı, ortamı kirleten pek çok organik molekülün yok edicisi olarak kullanılabileceği anlaşılmış ve alternatif tıp dünyasında kabul görmüştür.
Ozon 3 oksijen atomundan oluşan bir gazdır. Bileşiği fiks olmadığından ötürü çabucak oksijene dönüşür.
Bu reaksiyon oksijen ile tek “O” molekülünün ayrılmasına sebep olur. Dışarıda serbest kalan bu “O” molekülü yaşadığımız ortamda bulunan hava veya su içerisindeki bakteri, virüs, mantar, küf ve mikropları çok kısa sürede yok eder, demir, mangan, klor, nitrit vb. maddeleri de oksitleyerek ortamdan uzaklaştırır ve bu esnada tekrar oksijene dönüşür. Aktif oksijen olan Ozon O3 bilinen en etkili mikrop öldürücü ve koku gidericidir. Doğada güneşin UV ışınları veya yıldırımlar aracılığıyla medyana gelmekte. Dünyanın etrafında bildiğimiz koruyucu kalkan olarak mevcuttur ve öldürücü radyasyonun etkilerine karşı tüm canlıları korur. Ozon tedavisinin kullanımında bazı kısıtlamalar bulunmakta. Dünya sağlık örgütü tarafından İnsan bulunan ortam ve mekanlarda ozon miktarını 0,05 ppm’ i aşmaması önerilmektedir. Bu ölçünün üzerinde fazlaca ozona maruz kalındığında üst solunum yollarında tahrişe gibi hastalıklara maruz kalınabilinir. 0,05 ppm belirlik aralıklarla verilirse hiçbir zararlı etkisi olmamaktadır. Ortama verilen ozon 0,05 ppm miktarı olduğunda rahatsız olunacak kadar koku olacağından ozon da zarar görülmesi riski çok zayıf olarak belirlenmektedir.