Migren, belirli aralıklarla gelen, hafif  baş ağrısından, çok şiddetli baş ağrısına kadar değişebilen ve genellikle  ‘yarım baş ağrısı’ olarak  bilinen  bir hastalıktır.  Hastalık,  ataklar halindedir ve, başın , çoğunlukla  tek  tarafında  zonklayıcı ağrı, bulantı, kusma, görmede bozukluklar, ışıktan ve sesden etkilenme (rahatsız olma), baş dönmesi gibi bulgularını gösterir.

Yarım baş ağrısı tüm migren hastalarının yüzde 44’ünde görülüyor. Migren, yüzde 22 oranında ise, bütün başın ağrıması ile kendini gösterir. Eşlik  eden diğer bulguların olması önemlidir.

Migren başlama şekline göre;

1-Auralı (ağrının ve atakların geleceğini hissettiren)

2- Aurasız(atak ve ağrının geleceğini hissettirmeden aniden gelen) olarak ayrılabilir.

Auralı migren atağında hastanın gözlerinde; sinek uçuşması,  siyah lekeler, parlak zigzag çizgiler, yanıp sönen ışıklar, küçük ve büyük görme,gibi belirtiler oluşur. Sinir sistemi ile ilgili olarak, denge bozukluğu, baş dönmesi, baygınlık, aşırı koku duyusu, kol ve bacaklarda uyuşukluk, bazen kısmi felç bulguları görülebilir.

Aurasız migrende aniden gelen ataklar ve aynı  bulgular vardır.Sıkıntı, heyecan ,uykusuzluk, açlık, hava değişimi, beslenme bozukluğu ve beslenme değişikliği migren krizini başlatabilir.Alkol,kakao,çikolata,kahve,peynir,bazı meyveler ve kuruyemişler  atakları tetikleyebilir.

Akupunktur vücuttaki tetik noktaları çeşitli şekillerde uyararak  uygulanır. İğneli akupunktur, elektro akupunktur, lazer akupunktur, akupressür, gibi yöntemlerle, atakları önlemek ve esas amaç olarak , bu atakların gelmesine sebep olan, ana nedene yönelik, tedavi şeklidir.

Akupunktur uygulamasında hasta tedaviye düzenli olarak geldiğinde vücudun belli bir  dengeye gelmesi ile etki başlıyor .Kişilere göre değişebilmek kaydıyla vücut ve kulak akupunkturu ayrı ayrı veya birlikte  uygulanıyor.Uygulamadan sonra hastanın ataklarının şiddeti yavaş yavaş azalıyor ve sonraki seanslarda da atakların arasındaki süreler uzuyor.Ataklar tedavi sonunda tamamen yok olabiliyor. Hastanın erken dönemde tedaviye başlaması başarıya ulaşma  süresini kısaltmaktadır. Akupunkturun fesefesi vücudun tümünü dengeye getirmek ve bu dengeyi uyararak iyileşmeyi sağlamaktır.

Migren , vücudun enerji kanallarındaki dengenin bozulduğu bir hastalıktır.Akupunktur tedavisiyle hastalığın temelini bulup , bu temele yönelik çalışılır. Akupunkturla migren tedavisi gören hastalar  genellikle; seyrek olarak küçük ataklar geldiğini, fakat eskisi gibi olmadığını,ifade ediyorlar. Bir süre sonra atakların sayısı ve  şiddeti belirgin olarak azalıyor.

Nadiren ilaç  kullanmaya ihtiyaç duyulabiliyor, fakat tedavi sonunda, artık ilaç  kullanma ihtiyacı  duymuyorlar ve hayatlarını ilaçsız şekilde sürdürebiliyorlar.

Dünyadaki gelişmiş ülkelerde özellikle  Avrupa ve Amerika’da  yaygın olarak kullanılan AKUPUNKTUR tedavisi  merkezimizde de uygulanmaktadır.