Ozon 3 oksijen atomundan oluşan bir kimyasal bileşiktir(O3). Atmosferde genel olarak iki atomlu halde bulunan normal oksijene kıyasla çok daha yüksek enerji taşıyan bir yapıya sahiptir. Ozon atmosferde yüksek enerjiye sahip güneş ışınlarının normal oksijen molekülüne (O2) çarpmasıyla ortaya çıkan oksijen atomlarının (O) diğer oksijen molekülleriyle (O2) birleşmesi sonucu meydana gelir. Ozon bir nevei hayatın bize geri verilmesidir. Ozon gazının tıpta kullanılması 150 seneden uzun zamandır devam etmektedir. Özellikle Avrupa, Latin Amerika ve Amerika’da yaygın şekilde kullanılmaktadır.
Ozon ile günün stresini atma, rahat uyuma, kronik yorgunluğundan kurtulma, başta kanser kalp hastalıkları, mantar, iyileşmeyen yaralar, diyabet, astım, damar tıkanıklığı, Multipl skleroz, Alzheimer, Parkinson gibi nörolojik hastalıklara, hepatit ve AIDS’e bağlı problemlere, sağlıklı yaşlanmaya çözümler aranmaktadır.

Ozon Tedavisi Uygulamaları:

Major Yöntem: Yaygın olarak kullanılan bir yöntemle 50-200 ml kan alınarak, dozu belirlenmiş ozonla karıştırıldıktan sonra tekrar kişiye geri verilmesi yöntemidir.
Minör Yöntem: Kişiden alınan 2-5 cc kan, belirlenmiş dozda ozonla karıştırılarak kas içine enjekte edilmesi yöntemidir.
Subkutan: Belirlenmiş doz ve hacimdeki ozon gazı, ince uçlu bir iğne ile cilt atına enjekte edilmesi yöntemidir.
Vücut Boşluklarına Ozon Gazı Verilmesi: Rektal – Makat yoluyla, vajinal ve kulak yoluna püskürtme ile ozon verilmesi yöntemidir.
Eklem İçine Ozon Gazı Verilmesi: Eklem rahatsızlıklarına uygun bir iğne ile belirli dozda ozon gazının eklem içine verilme yöntemidir.
Ozonlanmış Ürünlerin Kullanılması: Ozonlu su, ozonlu yağ gibi ozonlanmış sıvıların haricen sürülmesi şeklinde uygulanma yöntemidir.